26 Mayıs 2011 Perşembe

Hoşgeldin Hayye



İskenderun'un gururu, adam gibi adam Selçuk İnan sonunda tanrının olmasını istediği yerde.


Kendisini tanımayanlar varsa birebir bildiğim bir iki olayından bahsedeyim;


-2008 yılında Trabzon'a gittiğinde iskenderun'da yanına gelen fenerbahçe formalı çocuğa '' o formayı çıkarmadan foto çekilmem '' diyen adam.


-Bu sene başında ismail köybaşı'nın(o da iskenderunludur) '' galatasaray'a gitmeyecen mi? senin takımın.'' sorusuna; ''sağlam teklif göndermiyorlar ki, isteseler koşa koşa giderim'' cevabını vermiş adamdır.



Hoş geldin Hayyelerin hayyesi.

25 Mayıs 2011 Çarşamba

Şampiyonluk Böyle Kutlanır

Milyonluk eşşekler! Şampiyonluk böyle değil



...böyle kutlanır. Şampiyonluk kasada kutlanır.






23 Mayıs 2011 Pazartesi

Gereksiz tebrik




Yüce Kulübümüzün resmi sitesi fenerbahçe'nin şampiyonluğunu ve lig ikincisi Trabzon'u tebrik etmiş. Ben de resmi sitemizi tebrik etmiyor, utanç duyduğumu belirtiyorum. Bu Lise'mize bayrak asmaya çalışan çapulcu dayak yeme meraklısı fener taraftarının takımını tebrik etmek bize düşmez, tebrik mebrik etmeyin. Bu hareketlere gerek yok.


Bu, benim için bir tebrik mesajı değil utanç mesajıdır.


Tekrar hatırlatmakta fayda var; futbol kesinlikle dostluk ve kardeşlik değildir.


Dön yolundan resmi sitemiz, gerek yok bunlara.

20 Mayıs 2011 Cuma

Sendika Yanılmadı!

2010-2011 sezonunu bitirmeden, Galatasaray değişikliğe gidiyor şu an. Yönetimiyle, futbolcusuyla, taraftarıyla yerle bir olan sana göre mes que un club bize göre Aşk için sessizce ve her zaman olduğu gibi tüm gerçekliğimizle sana inceden inceden mesajı vermiştik. Dokunulmazlarımız gerçeklerimiz, gerçeklerimiz inandıklarımızdır bizim dilenci. İşte O'nlar:



Daha Rijkaard kovulmadan leventdem ile seneye takımın başında Fatih Terim olacak kelamlarını ettiğimizi söylesem? Ama gel gör ki kendini en kral, en ses telleri yırtık, en deplase takılan taraftar gibi gören sen son 1 aydır Fatih Terim ismini duyunca, O ego manyağı yeaa, gelirse taraftarlığımı askıya asarım hocu :( minvalinde patavatsızca konuşmadın mı? Hiç merak etme, İmparator önce sizi, sonra öbür yakayı defedecek.


Hasan Şaş'ım desek yeterli mi? Yoksa Belgarath'tan bi'hatırlatma mı yapalım? "bir kanat oyuncusu olmasına rağmen sergen'lerin, hakan şükür'lerin, hagi'lerin, revivo'ların, rapaiç'lerin ligde şampiyonu belirlediği zamanlarda 2001-02 sezonunda galatasaray'ı tek başına şampiyon yapmış futbolcu. evet buna ilaveten 2005-06 sezonunda da galatasaray'ı şampiyon yapmıştır. sen 11 numara oynayıp iki şampiyonluk kazandıran başka futbolcu söyle, susayım. ama lütfen "futbol asla sadece futbol değildir" deme ve canımı ye." 



Özledik be reis demiştik! Hatırlamışsındır umarım bazı şeyleri. Kulübede yedek otururken elinde tespih takıma tam motivasyonu verecek yine! Boşuna mı Fatih Terim'in Prensi dediler onun için?

Yeni sezon için transferler de hazır, ama kötü giden bu sezonda heyecanlanman için sana duyurmuyoruz buradan. Bekle ve gör. Eskisinden daha iyi olacağız! Fatih Terim, Hasan Şaş, Vedat İnceefe ve Ümit Davala'nın açıklanmasında payımız büyük! Ünal Başkan'ın bizi dinlediği için ona da ayrı teşekkürlerimiz sunarız. Sendika yeni kadronun %75'ini söyleyerek yine bir ilke imza attı.

Sen Mehmet Demirkol'a, Ali Ece'nin aforizmalarına dilen hala. Yarınlar bizim!

16 Mayıs 2011 Pazartesi

Sigara Dilenciliğine Dur De




Gün senin günün, Lucky Strike bugün tüm müzik marketlerde. Benim veresiye aldığım mahalle bakkalında satılmasın ne olur, ben dayımla ''lucky strike'' versene ordan diye muhabbete başlayamam. Bakkaliye'nin bir kültürü var, bunu yok edemem. Sen 4 aksanda lucky strike telaffuz eden marketlerden al, ben de ''babamın oğluna veresiye yok'' diye tabela asan bakkallardan.



Neymiş pakedi efsaneymiş. peh! samsun'dan da mı güzel? neymiş, her yurt dışına çıkandan dilenmek zorunda kalmayacaklarmış! bunlar üzücü olaylar.


Cem Erman, starbucks'ta kahve sıranı beklerken ismini antidilenci olarak yazdırmadığın sürece sendikadan ihraç edildin.


Byeeeee

14 Mayıs 2011 Cumartesi

Bırak Yalakalığı Demirkol !


Duyduk ki şova yönelmişsin Demirkol. Bilmeyenler için açıklayayım. Beyefendi şöyle bir yazı yazmış köşesinde;

''Spora ‘entellektüel’ pencereden bakanlar ise oyundan çok alıntı peşinde koşuyor.
Efendim Bill Shankly “Futbol bir ölüm kalım meselesi değildir. Ondan çok daha önemlidir” demiş. Vay vay vay!
Efendim Simon Kuper: “Futbol asla sadece futbol değildir” buyurmuş.
Sanki hepimiz Liverpool devriminin vazgeçilmez parçalarıyız ya da hepimizin çocukluğu Yugoslavya’da geçti.
Herkes St. Pauli taraftarı, ama arkadaşa ‘gay’ misin diye sorsan dayak yersin!
Yahu bu futbol... Ve bu ülkede futbol sadece futboldur.
''

Bırak bu sahte gözyaşlarını Demirkol, sendika yalakalığı yapmayı bırak. Bizim futbol anlayışımızla kendine rant sağlamaya çalışma, yapamazsın. Çünkü seviyemizde değilsin.


Önce düşüncelerinde kaypaklık yapma, Rıdvan Dilmen gibi ol. Her ne kadar Fenerbahçelilere karşı olduğum için hiçbir fenerliyi sevmesem de rıdvan dilmen'i seviyorum, çünkü ''benim işim bu'' kalıbını bir kenara bırakıp her programda ''ben fenerliyim, tarafsız değilim'' diyebiliyor Rıdvan hoca. Sen öyle değilsin. Emre Belözoğlu milli takımda kol hareketi yaptıktan sonra attığın ''Terbiyesizliğin kaptanı'' başlığını da, fener'e geldikten sonra ''adam gibi adam'' Emre Belözoğlu tavrını da biliyoruz Demirkol. ''Ben Galatasaray Lisesinde okurken bile Fenerbahçeliydim'' diyerek böbürlenmeyi bildiğin gibi dik tavrını koru ve sinsice Galatasaray'a laf sokma çabalarını bırak. Görüyoruz bunları ve gülüyoruz. Ya dön yolunda gel Galatasaray'a, huzura er. Ya da dönme yolundan dik başlılıkla ben Fenerbahçeliyim, taraflıyım de. Galatasaray Lisesinde okumuşsun ama Galatasaraylılığı hiç öğrenememişsin Fenerbahçeli olsan da, düşman takımın taraftarı da olsan karşımızda dik başlı taraftar isteriz. Futbolun güzelliği de budur, futbolun romantiklerine laf ederken bunu da göz ardı etme. Bizler seni de döndüreceğiz yolundan Demirkol, yolumuz doğru yoldur. ayrıca yarın İmparator Fatih Terim gelirse önce övüp, en ufak bir sarsıntıda laflarını tersini döndüreceğini ben bugünden görebiliyorum, neden acaba?



Bizden alıntılar yapmana gerek yok, sen zaten ercan taner'e ''peki hiddink'in çantasındaki taktik bilgileri yazan kağıtlar dünyada kaç hocada var?'' dediğin gün dilencileri fethetmiştin. Bizi mi? biz bunlara kanmayız Demirkol. Şimdi çıkıp da Türkiyede futbol sadece futboldur diyip şov yapmana gerek yok. Birgün yolun düşer de iskenderun 5 temmuz stad'ına gelirsen futbolun ne olduğunu anlarsın zaten. O zaman karar veririz Şamil'den bir Xavi yaratabilir miyiz diye. Son olaydan sonra biliyorum tavırlarına yatma.


Hep mi kötüsün? bilmiyorum. Ama sendikayı bildiğini düşünüyorum. Aferim Demirkol, doğru yoldasın bu konuda. Takip etmeye devam et de futbolu öğretelim sana.



Fuat Akdağ'a selamlar, çok sempatik bir gülüşü var. Sırf o gülüşü için sabahları senin saçmalıklarına katlanmak zorunda kalıyorum :(



İhtiyacın yok Demirkol!


11 Mayıs 2011 Çarşamba

Güzel Futbolun Kralı


Önceliğimim İmparator Fatih Terim olduğunu baştan söyledikten sonra onun ardından Galatasaray'a isteyeceğim ilk adam Kral Otto Rehhagel'e dileneceğim, hazır olun.


Hollanda ekolü değil alman ekolü istiyoruz. Turnuvalarda ne yapacağını bilen hoca istiyoruz. Kıssadan hisse, direk başarı demek Otto demek. Geldiği gibi bu takımı adam edeceği çok belli. Çünkü o da Kalli gibi yaşayan son kurtlardan biri. 45 dakikalık nefesle oynayan topçulardan kurtulursak derbeder olmaktan da kurtuluruz. Bundesliga tarihinin en çok teknik direktör ünvanıyla maça çıkan adamına futbol katili diyerek üzme bizi dilenci. Güzel futbol galibiyettir, turnuvalarda ilerleyebilmektir. Gol izlemek istiyorsan aç, youtube'a ronaldo yaz. Google'a canlı maç yayınları yazıp İsviçre ligini izle, galibiyet isteğimize balta vurma saçma sapan futbol katili ithamınla. Sistemse sistem, kazakistan karşısında bile sisteminden taviz vermeden çıkan adamdı Otto. Dilenciler gitsin, sen gel be Otto.


Kaiserslautern ile ikinci lig'de şampiyon olduktan sonra çıktığı sene bundesliga şampiyonu olmuş bir adam, Yunanistan'ı avrupa şampiyonu yapmış bir adam bu adam. Bu başarıları fm'de bile yapamazsın dilenci. istediğin kadar hile yapmak serbest, load last game de serbest. Pes'te dünya çapında modunda bile yapamazsın aq.


Gözümüz yollarda bekliyoruz teknik direktörlüğün bug'u. Galibiyet habercisi, kupa canavarı, inanıyoruz ki fener'in gelecekteki kocası.

Lütfen gel :(

8 Mayıs 2011 Pazar

Mersin İdman Yurdu'nun Unutulmaz Kaptanı; Ahmet (Giriş)



Mersin idman yurdu'nun süper lig'e geri dönüş yaptığı bu günde anlamlı bir maziden demet sunalım. 1928 doğumlu Unutulmaz Mersin idman yurdu kaptanı Ahmet Gelgeç'i, namı diğer mersin idman yurdu taraftarının birebirde geçemeyeceği adam olmayacağını düşündüğü Ahmet Gelgeç'e taktığı lakapla; Ahmet Giriş. Bizler pek bilmeyiz ancak Mersin'in eskilerine ismini söylediğimizde herkesin ceketlerini iliklediğini görürüz. Tüm kariyeri Mersin idman yurdunda geçmiştir, Turgay Şeren'e toplamda 5 gol atmıştır. 5'i erkek 1'i kız 6 çocuk sahibi Ahmet Giriş'in üç oğlu profesyönel futbolculuk yapmıştır mersin idman yurdu'nda. Bunlardan biri Beşiktaş'a transfer olmuş ancak futbolculuğun kendisine göre olmadığını düşünüp üniversiteyi seçmiştir. Ailecek Mersin İdman Yurdu'nun en vefalı taraftarlarındandırlar.


Tüm hayatı futbol ve mersin idman yurdu olan unutulmaz kaptan 31 yaşında futbolu bırakmak zorunda kalmıştır. Sebebi ise hakeme uçan tekme atması. Hakemin katlettiği maçta gördüğü kırmızı karttan sonra kaptan daha fazla dayanamamış ve hıncını hakemden çıkarmış, Bu olayın ardından bir ay kadar hapis yatmıştır kaptan. Ardından da futbolu bırakmak zorunda kalmıştır. Futbol oynamayı bıraksa da Mersin taraftarlığı hiç bitmemiştir. 2004 yılında şeker hastalığı nedeni ile bacağı kesilmek zorunda kalmış, doktorlara yalvarmış kaptan ''kesmeyin, onlar benim tek varlığım, herşeyim. Bugünlere onlarla geldim. Ne gelirse onlardan gelsin''... Ne yaptıysa da kurtaramamış bacağını, yaşına göre sapasağlam adam, yılları sırtına almış ama bezmemiş adam hastalığa yenik düşmüş, bacağını kaybetmiş. Bu kayıp sonrası gülmemiş yüzü, torunlarına bile gülümsememeye başlamış. Bu acı mahvetmiş kaptanı, sadece yedi gün dayanabilmiş bu acıya, hayata gözlerini yummuştur. Belki şuan bir yerlerde boynunda Mersin idman yurdu atkısı ile süper lige dönüşe seviniyordur kim bilir. Futbolu böyle insanlar sevdirdi bize, iyi ki varsınız, iyi ki vardınız sen ve senin gibiler.


Futbolun alt ligi üst ligi olmaz. Futbol bir olgudur, bu olgunun büyüklüğü, taraftar sayısı/kupa sayısı gibi resmiyetten ziyade az da olsa olan taraftarların sevgilerinin büyüklüğü ile şekillenir.

7 Mayıs 2011 Cumartesi

Dilenci Aforizmaları

Baştan söyleyeyim, gücenmece darılmaca yok. Sana göre afili ve bir o kadar da anlamasan da ouuvv'layıp futbol konuştuğun ortamda dile getirdiğin aforizmaların gerçekdışılığını göstereceğim.

Evet gerçekdışı dedim, şimdi senin anlaman için sana Chuck Palahniuk'tan bi'aforizmayla yardım edeyim :(



"Gerçekdışı şeyler gerçeklerden çok daha güçlüdür.
çünkü hiçbir şey sizin hayalinizdeki kadar mükemmel olamaz.''

Şimdi senin hayallerinde mükemmel olguları yıkacağım;

"Futbol, 22 kişinin kişinin 90 dakika boyunca mücadele ettiği ve sonunda Almanların kazandığı bir oyundur" - Gary Lineker

Bugün Tottenham - Blackpool maçında Almanların kazandığını göremedim çiço :(

"Futbol asla sadece futbol değildir" - Simon Kuper

Şaka mısın? Futbol sadece futboldur. Ekmek sadece ekmek. Krem dö la krem. Basit mantık abi. :(

"Futbol bir ölüm kalım meselesi değildir, ondan çok daha önemlidir" - Bill Shankly


Futbolun ne olduğunu yukarıda söyledik değil mi?


"Taç çizgilerinin ötesinde hiçbir şey yoktur." - Jacques Derrida


Alt ligin kendine has küfürbaz taraftarı, dünyanın en sert simiti, sahaya ulaşamayan yabancı madde + konfeti. Bunlar da mı yok dilo?


"El Barca es mes que un club"

Ağzından düşmez oldu biliyorum ama sana göre futbol kulübünden daha öte bana göre dilenci mıknatısı. :(

Sen bunları söylemekten sıkılmadın ama ben bunları yazmaktan sıkıldım. Biraz düşün, biraz mantıklı hareket et.


Futbol İlker Yasin'in hem gol hem penaltı'sı kadar komplike bir şey değil, futbol basit abicim. 

Yatmadan önce her gece 10 kez söyle bunu;

Futbol sadece futboldur!

5 Mayıs 2011 Perşembe

Püsküvüt ulan!



Devlet Bahçeli'yi halkın sesi olduğu için tebrik ediyoruz. Püsküvüt işte lan ne başka ismi de mi var bunun? Bizi temsil eden bir adamın bizim gibi konuşmasını taktir ediyoruz. Başıma bir iş gelmeyecekse püsküvüt'ün gerçek adının ne olduğunu bilmiyorum. Bana da gül dilenci. Bu kadar gülecek ne var hala anlamış değilim. Aldırma bu şovmen dilencilere bahçeli, onlar açsın kendi götüne gülsün.


Sendikanın içindeki irlandalı leventdem pötibör'ü tercih ediyormuş püsküvüt yerine. :@

Devlet'in başına, Devlet gelecek. :(

Sahadaki biz


İşte alt liglere dilenme sebeplerimizden biri daha. Klasik resimsiz bir account'a sahip bir akrabamız vardır facebook'ta, ara ara saçma sapan şeyler yazarak hayattan bezdirir bizi. işte yukarıda da şamil'in akrabasını görüyoruz. ne kadar samimi ve içten bir istek değil mi mustafa amcanın(caferin babası) bu isteği. Sahadaki bizsin şamil :(

2 Mayıs 2011 Pazartesi

Şampiyon

Göztepe sonunda dünyanın en iyi ligine döndü. 7 senelik çile bitti. Küllerimizden doğduk. Çankırı Belediye maçı başlamadan kutlamalara başlamıştık zaten, çok emindik bank asyanın geldiğinden. Bu maçın detayı yazılır mı bilmem ama adını anmak istediğim oyuncular var.


54 numara Hakan efsane top oynadı. İyi futbolcu kel olur mottosunu tekrar gözümüze soktu. Bu noktada biraz dilencilik yaparak kendisini Cambiasso'ya benzetmek istiyorum. Benzetme dediysek daha iyisi amına koyayım. Baks tu baks dilencilerinin Hakan'ın adını bugüne kadar hiç anmamasına şaşırmadım elbette, onlar la liga'da genç yetenek aramaya devam etsin :(

23 numara Tayfun. Bu adamın lakabı tsubasa. Ne sandın yarraam; el nino, kara fırtına gibi dilenci lakapları olacak değildi ya. Bizim kahramanımız tsubasa olur. Zaten bugünden tezi yok araştırmaya başlıyorum, Tsubasa karakteri kesin Tayfun'dan esinlenerek yaratılmıştır. Şampiyonluğun en büyük mimarıydı. Seneye Bank Asya'nın gol kralı olmazsa lamasya (leventdem'e slm olsun) dilenirim :(

Şimdi size şampiyonluğun parolasını anlatıyorum toplanın, seneye bunu uygulayan takım ligini götürür;

- Başkanın futboldan anlamayacak. Ötesi yok, başkanın parası olsun futboldan anlayan başkan istemez. Otursun izlesin amk.
- Ali Gültiken gibi zamianın (ali şen naber) gazını her daim alabilcek bir yöneticin olacak. Burası alt lig aga, taraftar 3 mağlubiyet üst üste geldi mi götünü keser topçunun.
- Takımında çok iyi bir golcün olcak. bkz: 98-99 Kral Hasan Çelik, 10-11 Tsubasa Tayfun Özkan
- Sağlam taraftarın olacak. Altay gibi 26 kişi ortalamayla oynarsan olmaz o iş :(
- Antrenörün korkak olacak. Malesef futbolun gerçeği bu. Özcan Kızıltan'ın 2 senede 2 lig şampiyonluğu yaşamasının başka açıklaması olamaz. :(


Al sana şampiyonluk reçetesi, uygula sezon sonu görüşelim.

Son paragraf Özcan Kızıltan'a gitsin. Maç çok güzel giderken, takım 2-0 galipken tuttu Türker'i çıkardı ve Ferhat'ı oyuna sokup takımı yarı sahasına hapsetti. Amına koyayim takım takır takır oynuyor ne değiştiriyorsun dizilişi. 4-5-1'i sikeyim, maçı bitirsene 4-4-2'yle. Her şeye rağmen maç sonunda ağlayarak beni yumuşatmayı başardı. Artık ölmesini istemiyorum, istifa etsin yeter. Göz Göz GÖZTEPE..

Son olarak; kümede kal Altay :(