26 Aralık 2010 Pazar

Yap Hayrettin



Bizim için gerçek galatasaraylıdır hayro. 18 değil 1008 gol yese de rıdvan'ı bitirecektim diyen ağzından, top yerine kafasını tuttuğu ellerinden yeri geldi medet umduk, yeri geldi kederlendik. ama onu hiçbir zaman unutmadık. Çok sevdi Galatasaray'ı, hiç ayrılmak istemedi. hatalı goller yedi belki, ama renkli ve içten kişiliği ile Galatasaray kalesini hak etti hep. Her ne kadar çok sevse de takımını işler hep istediği gibi gitmedi. hataları olsa da kötü hatırlanmadı, kıraathanelerden çıkıp gelmiş bir galatasaraylının yüreğiyle maça çıktığını maç önceleri içten ettiği dualarla hep kanıtlamıştı bize.


''Gene yakacak Galatasaray'ı'' diye başlayan maçlar demektir hayrettin. Buna rağmen Galatasaray'da da, milli takımda da nasıl maça çıkıyordu, bunu açıklamak imkansız. Pişman mıydık, değildik. bu yüzden yapma değil yap hayrettin dedik.

aralık 1996 yılının milliyet gazetesi arşivinden bir kesit;

'' Galatasaray artık bitti.

Kocaelispor'dan Volkan'ın transfer edilmesinden sonra idmanlara bile çıkmayan Hayrettin "Demekki, G.Saray'dan yiyeceğim ekmek bu kadarmış" dedi. Ünlü file bekçisi iki yıl daha futbola devam edeceğini söyledi ve "Jübile için kimseye minnet etmem. İnanın çok şanssız bir kaleciyim. Antrenmanlarda deliler gibi çalışıyorum. Ama yine de olmuyor" diye konuştu.

Fenerbahçe kalecisi Fevzi 'yi düşünün. Çocuk penaltı yaptı, gol olsa Fevzi bitti. Adamı yakarlar. Ama Ramazan 'ın attığı penaltıyı gördünüz. Kalede ben olsam kesin gol yapardı. İşte böyle şanssız bir adamım. Galatasaray'dan şampiyon bir takımın oyuncusu olarak omuzlarda gitmek isterdim. Arkasından küfür edilen bir kaleci olarak bırakmayı kimse istemez. İki yıl daha oynayıp bu işi bırakacağım. Şimdi kendime takım bulacağım. Antrenmanlara çıkmayacağım. Çıkmanın hiç anlamı yok. Fatih Terim ile de konuştum. Herhangi bir sorun olacağını sanmıyorum." diye de ekledi.''

O meşur gençlerbirliği maçından sonra bir demeci ve o maçtan sonra gönderildiği zeytinburnuspor mecarasında bir demet;

''
duygusallığına yenilmiş bir adam
yıl 1997. yer ankara 19 mayıs stadı. g.birliği ile g.saray, türkiye kupası’nda çeyrek finale yükselme mücadelesi veriyor. maçın normal süresi 1–1 berabere bitiyor. uzatma dakikalarında da sonuç değişmeyince penaltı atışlarına geçiliyor. g.saray’ın kalesinde hayrettin, g.birliği’nin kalesinde kubilay var. iki takımın da penaltıcıları, ilk 5 atışı gole çevirince iş uzuyor. iki kalecinin de adeta adeta basireti bağlanmış. geleni içeri alıyorlar ve bir ara kubilay hayrettin’e yaklaşarak “abi rezil oluyoruz. bir penaltı kurtar da bitsin bu işkence” diyor. hayrettin’in cevabı ise daha ilginç oluyor: “oğlum benden geçti, sen kurtar. ''

G.Birliği maçından sonra Zeytinburnu’na kiralanan Hayrettin’in hayali sezon sonunda yeniden G.Saray’a dönmektir. Ancak bir sürprizle karşılaşır:

“Sezon açılışına katılmak için Terim’in sekreterini aradım. Beni düşünüyorsa geleyim dedim. Ses seda yok. Bir ay sonra Florya Tesisleri’ne gittim, Terim’le konuştum. Bana haber vereceğini söyledi. Ama hiçbir haber gelmedi. Canım kadar sevdiğim kulübe sonunda protesto çektim. Bana idman yapmak için bir saha gösterdiler. 10 gün çalıştım. Sonra öğrendim ki, kiralık olarak gittiğimi zannettiğim Zeytinburnu’na bonservisimi vermişler. Beni resmen kandırmışlar.”

Geçen yıl bir ara Siir Jet–Pa’da kaleci antrenörlüğü yapan Hayrettin, hâlâ hergün 1 saat antrenman yaptığını söylüyor. İzmir çevresinde bazı takımlarla görüştüğünü söyleyen mili kaleci, “Ancak hiçbir hoca benimle çalışmak istemedi. Çünkü herkes benim şöhretimden korkuyor. Halbuki benim derdim futboldan kopmamak. Aynı yaşta olduğumuz Schmichael, Semans hâlâ oynuyor. Ben neden oynamayım.”

Ve daha neler neler diyor; bunları okumak isterseniz buyurun link; http://arsiv.zaman.com.tr/2002/03/14/spor/h28.htm


İçtenliğine ve bize gerçekten hissettirebildiği Galatasaray sevgisine kurban olduğumuz hayrettinin beyaz askılı atletle verdiği röportajları sevdik. Milli takıma alınmadı diye mustafa denizli'yi dövmeye izmir'e gitmesini sevdik. Derbilerde hep bizi üzdü ama kızamadık ona bir türlü. kin tutamadık, yuhalayamadık.


Kurtardığı değil de yediği goller ve yağtığı skandallarla gündem ve hafızalarımızda kalmış olsa da hayrettin simoviç'ten ilk formayı aldığı zamanlarda çok güzel performanslar sergilemiş, milli takımda engin ipekoğlu'nun önünde as kaleci olmayı başlamıştır. hatırlamayanlar varsa şunu da bir hatırlatalım;

93 yılında şampiyonlar ligi 1. turunda cork city ile maç yapıyorduk. Ali sami yen'deki ilk maçı 2-1 kazanmıştık, rövanşında ise galatasaray çok kötü bir maç çıkarırken cork city'li futbolcunun etkili şutunu herkes gol oldu diye içinden geçirirken hayrettin parmakları ile zar zor çıkarmış, bu pozisyondan sonra kubilay bulduğumuz kontra atağı gole çevirmiş ve turu geçmiştik ve ardından unutulmaz manchester united macerası başlamış ve tarihimizde ilk defa şampiyonlar ligine gitmiştik.




Benhur'un kendisine faul yaptığını idda edip sinirlenen hayrettin saftig'e faul hoca görmüyor musun diye bağırır. saftig devam devam deyince hayro çıldırır ve saftig'e de gazetecilere de küfürler yağdırmaya başlar. ardından fatih terim de onu milli takım kadrosundan çıkarınca hayrettin deliye döner.


Bu açıklama da hayrettin denilince akla gelen 2 maçtan biri olan 2. psg maçı öncesi. bana güvenin, ilk maçta yaptığım hatalardan ders çıkardım dese de...


Geldin ve gittin hayro. iyiydin kötüydün, ama biz seni sevdik. Mükemmel değildin, mükemmel olmayana tahammül etmeyi öğrendik seninle. Mükemmel olmayanla yetinip, onunla ilerleyebilmeyi sevdik. Mükemmel olmayanı sevmeyi öğrettin bizi hayro. özledik hayro!

önemli detay; bana güvenin dedikten sonra, maçta 4 gol yemişti hayro :(

4 yorum:

jose dedi ki...

1993'de şampiyonlar ligindeki ilk maçımız olan barcelona karşılaşmasında romario'nun o nefis aşırtmasını dünyada çıkaracak tek tük kaleci vardı o dönem hayro'da bunlardan biriydi işte :(

hele o hagi'nin 1996'da frikikten gol attığı sami yen'de ki trabzon maçında hami'nin bazuka frikiğini çelmesini unutamam bile.

büyük galatasaray'lı,yetenekli kaleci hayrettin.

Futbol Vandalı Bodom dedi ki...

romario topa vurmadan havaya zıplayıp top çıkarmasını kaç kaleci yapabilir. böyle renkli demeçleri, bana güvenin demelerden sonra 4 gol yemeleri özledik :(

cnyvz dedi ki...

yap hayrettin :D
aahhahahha bodom'a şuku bombardımanı. yürüyedur la körfez çocuğu

Futbol Vandalı Bodom dedi ki...

hahah eyv ulema başkan. inanılmaz sinerji yakaladık başkan, senden de bekliyoruz efsane postlar. özellikle basket. yaz da öğrenek :(

Yorum Gönder